Özellikle hisseli gayrimenkul hukukunda çok duyulan bu terim basit olarak “ortaklığın giderilmesi” olarak tanımlanabilir.
Taşınmaz mallardaki ortaklıkların giderilmesini sağlayan hukuki bir süreçtir. Birden fazla kişinin tek mülke paylı, elbirliği ile veya kat mülkiyeti ile sahip olmalarına ortak mülkiyet denir.
Paylı Mülkiyet: Birden fazla kişinin söz konusu taşınmaza belirli oranlarla sahip olduğu durumdur.
Elbirliği Mülkiyeti: Pay belirtilmeden mülkiyete ortak olunması durumudur. Bu durumda tüm hissedarlar eşit ortaktır.
Kat mülkiyeti: Tamamlanmış bir yapıda bağımsız mülkiyet hakkı tesis edildiği durumdur.
Günümüzde sektörde en çok karşılaşılan durum paylı mülkiyet durumudur. Ortakların bir konuda kendi aralarında anlaşamamaları durumunda izale-ı şüyu davası gündeme gelir.
Hukuki altyapı;
Türk Medeni kanunda 698 ve 699. Maddeleri “Paylı Mülkiyetin Sona Ermesi” başlığı altındaki düzenleme bu hakkı verir. Ayrıca 642. Madde de miras durumlarında mirasın paylaşılmasına ilişkin hükümleri içerir.
İzale-ı şüyu davası neden açılır?
Bir malın ortakları arasında paylaşılması için açılır. Bu dava sonunda ortaklıklar sona erer. Mahkeme tarafların tespitini tapu üzerinden yapar. Hayatta olmayan mülkiyet sahiplerinin mirasçıları da davaya taraf olurlar.
Bu davada kazanan veya kaybeden olmaz. Giderlere herkes payı oranında katılır.
Kimler açabilir?
Bu daha söz konusu malın hissedarlarının en az birisi tarafından açılabilir. Ancak davanın açılma şartı için arabuluculuk zorunludur.
Aynen Taksim nedir?
Dava sonunda ortaklığın bölüşme şeklinde son verilmesidir.
Günümüzde izale-ı şüyu davaları çoğunlukla malın pazarlık veya açık artırma ile satışı ve hissedarlara pay edilmesi ile sonuçlanır. Bu açık artırmaya hissedarlar dışında pay sahibi olmayan herhangi birisi de girebilir.
Öncelik hissedarlar arasında satışla sonuçlandırmaktır. Ancak bir kişi dahi rıza göstermezse açık artırmaya gidilir.